Ali baba ve kırk haramiler...

Ramazan GÖKAY´dan....

Saray ve çevresi saray entrikaları yoluyla tıpkı lale devrindeki gibi bir gösteriş içerisinde keyif sürerken işin sonuna gelindiğinin farkına varan Asker, Emniyet, Yargı ve çanak yalayıcı Medya da yer alıp halkın aleyhine kararlar verenler tümüyle karşılaşacakları olumsuz sonlarının farkındadır...

Lale devrinde halk yoksulluktan öte bir fukaralaşma yaşarken padişah İstanbu'lun her yerine yurt dışından ithal 285 çeşit lale soğanı getirtmiş her tarafa ektirmişti. Ayrıca elektiriklerin olmadığı bu dönemde mum haneler 24 saat çalıştırılarak sürekli mum imalatı yapmıştı. Ülkenin dört bir yanında toplanan kaplumbağalar, sırtlarına yerleştirilen mumlar yakılarak serbest bırakılmış Böylece İstanbu'lun her yerine dağılan kaplumbağalar İstanbu'lun her yerini aydınlatmıştı. Bunun adı Lale devriydi.Günümüzde olduğu gibi düzen yoksullara yalan söylenerek sürdürülüyordu. Sonuçta tarihe Patrona Halil isyanı olarak not düşülen olayda canına tak eden Demirci Halil isminde bir yurttaş ortaya çıkıp bir isyan başlatmış,İsyan sonucunda padişah tahttan indirilip kafası kesilmiştir...

Günümüz haramileriyle ekonomik yapı çökmüş yoksulluk fukaralığa dönüşmüş,olmasına rağmen, hala soygun sürekli kılınmak istenmektedir. İç ve dış politika duvara toslamış Rusya'nın sahneye çıkmasıyla Haramilerin oyunu tümden bozulmuştur. Sahte efelik yapmakla günü kurtarmaya çalışanlara karşılık Rusya'nın Doğal gazı kesme kartı Haramilerde korku ve panik yaratmıştır. İşte bu panikle birlikte Bilal'in yurt dışına çıkış kararının ardında bu korkular var...1 Kasım sonrası kendisinin ve ailesinin yurt dışına kaçışı için uzun soluklu planın düğmesine basıldı.

Bilal’i seçimlere kadar İtalya’da tutmayı düşünüyorlar. Seçimin ardından çıkan tabloya göre dönüp dönmeyeceğini değerlendirecekler..Çünkü bu toplumun zenginliğinin tırlar dolusu dövizle nereye gittiği belgeli artık Harami Bilal İsviçre sınırına yakın Como Gölü yakınında kalacak. İsviçreli bankacıların kolayca gidip gelebileceği gözlerden uzak bir yer.. Sinirlioğlu ve Sezgin, Bilal’i olası başka bir ülkeye kaçış durumunda kendisine yardımcı olabilecek bazı Fransız´larla buluşturacaklar..

14. Korkuları artık dizginlenemeyecek boyutlara ulaştı. Aklınca önce paraları çıkaracak. Sonra da ailesi ve kendisi kaçacak.. Bunca katliama göz göre göre yaşanan ölümlere rağmen,ne bu devletin yargıçları,hakimleri,savcıları ve duyarlıyım diyen tüm Demokratik toplum ve özyaşam savunucuları, her şeye rağmen 3 maymunu oynuyor bu kadar rahat davranıyorsa,bilin ki tek suçlu bizleriz..