Perşembe, Eylül 21, 2017

YUSUF KARATAŞ VE AHMET ŞIK…

Tahir CANAN…
Öğretmen ve Yazar. Yazdığı yazılar nedeniyle uzun zamandır yağdanlık basının hedefindeydi. Birçok defa onların iftiralarına uğradı. Attıkları çamur yüzlerine yapışıp kaldı. Yusuf yazılarını yazmaya devam etti. Kirli politikaları deşifre edildikçe Yusuf hakkında oyunlar da yenilendi. Yusuf'u yıldırmak için hapishaneye attılar. Oysa Yusuf hapishaneye yeni girmiyordu.1990 yıllarda, daha küçük yaşta, Yusuf cezaevi ile tanışmıştı. O zaman TDKP davasından yargılanıp ceza aldı.
Cezasını yatıp çıktı.Bugün de Demokratik Toplum Kongresinden tutuklandı. Cezaevinde yatıyor. Yine Yusuf onuruyla ayakta kalacak. Dimdik yürüyerek yoluna devam edecek.Ona iftira edenler onursuzluklarıyla olup olup dirilecekler. Her dönemin cellatları var. Daha önce de Zaman gazetesi cellatlık görevi yapardı. Zaman Gazetesinin o cellatları bugün nerede olduğunu herkes bilir. Sanırım biraz da etme bulma meselesi oldu onlar için. Yeni Akit yazarları ne zaman, Zaman Gazetesi yazarlarının yanına giderler o bilinmez! Kervancının develerini ürkütmeye bağlı bir sorun olsa gerek.
Biline su ki: Bu ülkede gazeteciyim diyen birçok yazar gazeteci falan değil. iktidarın yağdanlığı olarak çalışırlar. Sürekli halka yalan söylerler.

Halkı kandırırlar. Bu ülkede gerçek gazetecilerle sahteleri birbirine karıştırılmakta. Bu karıştırma işi de iktidar tarafından bilinçli olara yapılmakta. Ahmet Sık'ın Feto örgütlemesiyle ne ilişkisi olabilir ki? Hiç bir ilişkisi olamaz. Ahmet Feto hakkında yazdığı kitaplardan yargılandı. Basılmamış kitabı toplatıldı. Basılmamış kitap nedeniyle hapis yattı.
Bu Feto'cuların iftirasıydı. Feto'cularla o gün beraber olanlar bugün Utanmadan Ahmet'i Feto davasından yargılıyorlar. İnsanda biraz ardamarı olur. Maalesef bunların hiç bir değerleri kalmadığı için sapla samanı bir birine karıştırarak Ahmet'i fetodan Yusuf'u da Demokratik Toplum Kongresinden yargılıyorlar. Bu yargılamaların toplum tarafından algısı tam anlamıyla bir rezalettir. Ama yargılamaları arkasında siyaset kurumu olduğu için rezalet tam siyasal rezalete dönüşmekte.
Bekleyip görelim bu rezalet hangi şekillere bürünerek son bulacak. Yine, bu siyasetin karanlık prensleri kandırıldık diyecekler mi dersiniz?
NOT: BU ARKADAŞLARIMIN ŞAHSINDA HAKSIZLIğA UğRAMIŞ BÜTÜN BASIN EMEKÇİLERİNİ VE SİYASİ MAHKUMLARI SELAMLIYORUM…..

1 yorum: